2 Ağustos 2014 Cumartesi

Zekasıyla erkeğini zevkten öldürürmüş!

Ne zekaymış bea:)


Show TV ekranlarında yayınlanan Moda Takibi programıyla karşımıza çıkan Ivana Sert, Habertürk'e özel hayatıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Bir kozmetik markasının stil danışmanlığını  yapmak için turneye çıkmaya hazırlanan Ivana Sert, zengin olmayan bir adama âşık olabileceğini, kendisinin de tezgahtarlık yapıp bulaşık yıkayabileceğini dile getirdi.

Güzelliğinin kadınlar arasında başa bela olduğunu belirten Sert'in ilginç açıklamaları bununla da sınırlı değil;
"ZEKAMLA ERKEĞİ ZEVKTEN ÖLDÜRÜRÜM"
Güzellik kızlar dünyasında başa bela. Ben zekamla erkeği zevkten öldürürüm. Zeki kadın erkeği daha çok cezbediyor. Zeygin olmayan ama kendi ayakları üzerinde durabilen bir adama aşık olabilirim"

"TUĞÇE KAZAZ DENGESİZ"
Türkiye'deki her camide dua edebildiğini dile getiren Ivana Sert, Hristiyan olduğu için Kudüs'teki Mescid-i Aksa Cami'ne alınmamasından son derece üzüntü duyduğunu sözlerine ekledi.

Son din olduğu için diğer dinleri kapsayan İslâmiyeti beğendiğini belirten Ivana Sert, sık sık din değiştirmesiyle gündeme gelen Tuğçe Kazaz için "Dengesiz" yakıştırması yaptı.

En güzel Rus sporcular



Anna Chakvetadze (27) tenis



Alina Kabaeva (31) Ritmik Jimnastik

Başarısız Kama Sutra denemesi – Rusya

 Başarısız Kama Sutra denemesi – Rusya

Kama Sutra pozisyonlarını açıklayan bir kitap alan 50’li yaşlarındaki Rus çift, farklı bir şey deneme hevesiyle yatak odalarına çekildi. Kitabı bir süre karıştırdıktan sonra şezlong pozisyonu da denilen “indrani” pozisyonunu denemeye karar verdiler.

Kadın bacaklarını gergin bir şekilde yukarı, erkeğin koltukaltına kadar kaldırıyor. Kadın bunu yapmayı başardı ancak o sırada bir kas spazmı geçirerek bir santim bile kıpırdayamayacak halde kocasıyla beraber o şekilde kaldı.

En kötü iş gezisi



Kötü iş gezisi - Avustralya

Avustralyalı bir kadın iş için gittiği bir gezide otel odasında sevişiyordu. Ancak bu vahşi sevişme tavana asılı cam avizenin ilişki esnasında kadının üzerine düşmesine neden oldu. Kafasına çarpan lamba kadının yüzünde ve ağzında yaralanmaya yol açtı.

Ancak sonrasında olanlar daha garipti. Çünkü kadın otel sahipleri yerine çalışanlarına dava açmayı tercih etti. Mahkemede çalışanlarını, kaza iş gezisinde meydana geldiği için bunun onların sorumluluğunda olduğunu söyleyerek suçladı.


Evlilik programında katiliyle evlenmiş!

Televizyon programında evlendi 3,5 ay sonra öldürdü.

İstanbul’da elektrik teknikeri olan Rıfat G. (57), nisan ayında bir televizyon programında evlendiği 47 yaşındaki Selime G.’yi 6 yerinden bıçaklayıp öldürdü. Eşinin ilk evliliğinden olan oğlu nedeniyle aralarında tartışma çıktığını belirten katil zanlısı, tutuklanıp cezaevine gönderildi.

İstanbul  Avcılar’da elektrik teknikerliğinden emekli olan Rıfat G. (57), iki kez evlenip boşandıktan sonra üçüncü kez evlenmek için televizyonda yayınlanan bir evlilik programına katıldı.

1 ay boyunca programa çıkan Rıfat G., burada Selime G.’yle (47) tanıştı ve kendisine talip oldu. İlk eşinden ayrılan 3 çocuk annesi Selime G., Rıfat G.’nin evlilik teklifini kabul etti.

Çift, 10 Nisan’daki programda canlı yayında nikâh kıydı. Şahitlerden biri de kadının 20 yaşındaki kızı oldu. Çift, nikâhtan sonra Selime G.’nin kiralık olarak oturduğu evinde yaşamaya başladı. Çift arasında, Selime G.’nin 10 yaşındaki oğlunun yanlarında kalmasıyla ilgili tartışma çıktı.

‘OĞLU İÇİN TARTIŞTIK’

Yaşanan son tartışmada Rıfat G., ekmek bıçağıyla karısını 6 yerinden bıçaklayıp öldürdü.Zanlı polise teslim oldu. Rıfat G., savcılık ifadesinde olayı şöyle anlattı: “Evlilik programında tanışıp evlendik. Daha sonra da onun yaşadığı kiralık eve gittim. İlk evliliğinden 10 yaşında bir çocuğu vardı. Genellikle babasında kalıyordu. Bize de geliyordu. ‘Bir daha bizim yanımıza gelmesin’ deyince tartıştık"

"Mutfaktan aldığım bıçağı rastgele sapladım.” Sorgusunun ardından nöbetçi mahkemeye çıkarılan Rıfat G., tutuklanarak cezaevine gönderildi.

İsrail kayıp askerini öldürmek için ateşkesi ihlal etti.

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları, İsrail'in kaçırıldığını iddia ettiği askerine ilişkin bilgileri olmadığını duyurdu. El Kassam Tugayları, İsrail Savunma Bakanı Moşe Yaalon'un kuzeni olduğu öne sürülen Hadar Goldin'in, bombardımanda ölmüş olabileceğini belirtti.

Anadolu Ajansı'nın haberine göre, Kassam Tugayları'ndan yapılan yazılı açıklamada, "Kayıp İsrail askeriyle ilgili bir bilgimiz yok. Ne kaçırılıp kaçırılmadığını ne de yerini biliyoruz" denildi. Açıklamada, "Düşman kuvvetler (İsrail), insani ateşkesi ihlal etmek için asker kaçırıldığını iddia etti. Kaçırıldığını iddia ettiği askeri arama gerekçesiyle de ateşkesi ihlal etti" ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, ateşkes öncesi ve sonrası duruma ilişkin, şu ifadelere yer verildi: "Dün sabah, ateşkes başlamadan önce, Refah kentinde saat 07.00 civarında, İsrail askerleri ile çatışmaya girildi. İsrail askerleriyle çatışmaya giren Kassam Tugayları'na bağlı grup ile iletişim kesildi. İsrail savaş uçakları ve topçu atışları, askerini arama bahanesiyle saat 10.00'dan itibaren saldırıya başladı. Kassam Tugayları'na bağlı gruptakiler bombardıman sırasında hayatını kaybetmiş olmalı. Çatışma sırasında İsrail askerinin esir alındığını varsayarsak, o da bombardıman sırasında ölmüş olmalı." İsrail’in Refah’ı ağır bombardımana tuttuğu ve bunun sebebinin İsrailli askerin sağ kalmasını önlemeye yönelik olduğu yorumları yapılmıştı. İsrail’in en büyük endişelerinden biri askerlerinden birinin yakalanıp pazarlık unsuru olarak kullanılması. İsrail 2006 yılında kaçırılan Gilat Şalit isimli askerini 2011 yılında serbest bırakılması için bin Filistinli mahkumu serbest bırakmıştı.

İngiliz yayın kuruluşu Channel 4 News, İngiltere'den göç eden Yahudi bir ailenin mensubu olan Goldin'in, İsrail Savunma Bakanı Moşe Yaalon'un kuzeni olduğunu öne sürmüştü. İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Keffar Saba kentinden asteğmen Goldin'in Givati Tugayı'nda görev yaptığı belirtilmişti.

İsrail askerlerinin, Gazze'nin güneyindeki Refah kentinde 2 kilometreden fazla Filistin topraklarına girdiği kaydedilen açıklamada, "Biz, ateşkesi kabul ettiğimizi, ateşkes süresince İsrail'e roket atmayacağımızı bildirdik. Ancak karadan saldırıya geçen İsrail askerlerine karşı koymamamız gibi bir durum olamaz" ifadeleri kullanıldı.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ve ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, dün gece yaptıkları ortak açıklamada, İsrail ile Hamas arasında 3 günlük insani ateşkes sağlanması konusunda anlaşmaya varıldığını duyurmuş, Hamas da sabah 08.00'de başlayan 72 saatlik "insani ateşkesi" kabul etmişti.

İsrail ordusunun Gazze'de insani yardım amaçlı 72 saatlik ateşkes ilanından yaklaşık 2 saat sonra bunu ihlal ederek, Refah kentinin doğusuna topçu saldırısı düzenlediği, ölen ve yaralananların olduğu belirtilmişti.

İsrail ordusu daha önce yaptığı açıklamada, İsrail askerlerinin saat 09.30'da Hamas'a ait bir tünelin devre dışı bırakılması esnasında saldırıya uğradığı iddia edilerek, "İlk belirlemelere göre olay sırasında bir İsrail askeri, teröristler tarafından kaçırıldı" ifadelerine yer vermişti.

Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri konuya ilişkin açıklamasında, "İsrail'in kaçırılan askerle ilgili iddiası, kamuoyunu yanıltmak, insani ateşkesi ihlal etmek ve özellikle Refah'ta acımasızca gerçekleştirdiği katliamı örtbas içindir" ifadelerini kullanmıştı.

Magandalar Tekirdağda 58 lira için adam bıçakladılar.

İçmesini bilmiyorsanız içmeyin bre ibn.ler

Tekirdağ'da bir eğlence mekanında hesap tartışması yüzünden kavga çıktı. Kavgada 1 kişi öldü, 1 kişi de yaralandı. Olayla ilgili 2'si kadın 4 kişi gözaltına alındı.

Marmara Ereğlisi İlçesi’nde alkollü bir mekanda hesap tartışması nedeniyle çıkan kavgada işyeri sahibi Çayan Balki bıçaklanarak öldürülürken, çalışan Yusuf Safu ağır yaralandı.

Olay, ilçeye bağlı Sultanköy Mahallesi Sahili’ndeki alkollü bir mekanda meydana geldi.

İddiaya göre, Özhan S. ile Gökhan K., eşleri Hatice S. ve Arife K.’yla birlikte işyerinde alkol alıp yemek yedikten sonra hesabı istedi.

58 lira gelen hesaba itiraz edilmesi üzerine 4 müşteriyle işyeri sahibi Çayan Balki arasında tartışma çıktı.

Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine henüz belirlenemeyen müşterilerden biri Çayan Balki’yi kalbinden, çalışan Yusuf Safu’yu ise karnından bıçakladı.

Haber verilmesi üzerine olay yerine ambulans ve jandarma ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri yaptıkları kontrolde Çayan Balki’ni hayatını kaybettiğini belirlerken, ağır yaralı olan Yusuf Safu ambulansla Çorlu Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.

Jandarma olaya karışan Hatice S., Özhan S., Gökhan K. ve Arife K.’yi gözaltına alarak, sorgulamak üzere Marmara Ereğlisi İçe Jandarma Komutanlığı’na götürüldü.

Jandarma bıçaklama olayını gerçekleştiren kişinin belirlenmesi için şüphelileri sorguya aldı.

Çayan Balki’nin cesedi ise savcı ve jandarmanın incelemesinin ardından Marmara Ereğlisi Devlet Hastanesi Morgu’na konuldu.

Abi varya Türkiyeyi baronlar yönetçekti valla!

Yeni Şafak Gazetesi'nin seksi manken Tuğçe Kazaz ile yaptığı röportaj sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.

 Gazetenin Cumartesi günü yayınladığı röpörtajda Kazaz 17 Aralık operasyonunu "'Eğer operasyon başarılı olsaydı, Türkiye bir yirmi yıl daha geri gidecek,ekonomik olarak büyük bir başarı trendi yakalayan Türkiye baronlar tarafından hortumlanacaktı." şeklinde yorumladı.

Sosyal medyada en çok konuşulan konulardan olan röportajı Yeni Şafak Gazetesi'nden Nil Gülsüm yaptı. Star Gazetesi'nin yayınladığı yasa dışı dinleme llistesi kapsamında dinlendiği öne sürülen mankenin 17 Aralık operasyonu hakkındaki sorulara verdiği cevaplar ise sosyal medyanın en çok konuştuğu konulardan birisi oldu.

TUĞÇE KAZAZ FOTOĞRAFLARI

İşte Tuğçe Kazaz'ın Yeni Şafak'a verdiği o röportaj

Paralel yapının 17 Aralık'ta hükümete karşı kalkıştığı darbe girişimi ardından örgütle ilgili her geçen gün yeni bir gelişme yaşanıyor. Birbirini ardına ortaya çıkan dinleme listeleri, iddianameler Türkiye'nin aslında ne kadar büyük bir tehditle karşı karşıya olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Toplumun çeşitli kesimlerinden isimlerin dinlendiğini ortaya çıkan son belgelerde ismi geçen kişilerden birisi de Tuğçe Kazaz. Paralel yapının 17 Aralık'taki niyeti ve dinlemelerle ilgili Tuğçe Kazaz'la konuştum.

Türkiye son yerel seçimlere girmeden önce montajlar, ses kayıtları ve dinleme skandallarıyla karşı karşıya kaldı. Geçen her gün yeni gelişmeler oluyor ve son olarak geçtiğimiz günlerde sizin de yer aldığınız bir dinleme listesi ortaya çıktı. Siz bu dinlemelerle ilgili ne düşünüyorsunuz?

Türkiye'de tarih boyunca bir çok olgu işleyerek zayıflatıldı ve gelişmesinin önüne geçildi.Neydi bu olgular Kürt,Türk Alevi ,sünni,sağ,sol vb. kavramlar işlendi. Bununla amaç ülkeyi zayıf bırakmaktı. Çünkü barış ortamı sağlanan bir Türkiye ekonomik gelişmelere gebe olacaktı.Ve bu onların işine gelmedi.Artık interaktif bir çağdayız. Yine aynı dış odaklar paralel yapıyla birlikte bu dinlemelerle,17 Aralık'ta bu ülkenin Başbakan'ını halkın gözünde küçük düşürerek darbe yapmayı planladılar.

Sizce amacı neydi bu darbe planının?

Bunu darbe planıyla beraber Türkiye bir yirmi yıl daha geri gidecek,ekonomik olarak büyük bir başarı trendi yakalayan Türkiye baronlar tarafından hortumlanacaktı. Yani anlayacağınız 2.bir Lozan yapma hayaliyle tüm dış odaklar içerdeki işbirlikçileri ile birlikte tek yumruk haline gelip en etkin kozları paralel yapıyla bu ülkenin birliğine ,beraberliğine,kardeşlik unsurlarına ve çıkarlarını sekteye uğratmak için kale olan Türkiye Cumhuriyetine ve hükümetine saldırı yapmaktadır.

PARALEL YAPI BENİMLE DE TEMAS KURDU

Paralel yapının dinleme listesinde isminiz sizce neden yer aldı?

Bugüne kadar arayışımda odağımın yaradan olduğunu hiç bir zaman kaybetmeden ,bir çok dini inançları inceledikten sonra ,islamiyetin bütün dinleri kapsadığını ve Kur›an-ı Kerimin bize yol gösteren son gerçek kitap olduğunu keşfetmiş ve bu yolda devam eden biriyim.Bu esnada bir kaç cemaatten çevremdeki insanlar aracılığı ile davetler aldım. Ama hiç birisine katılmayı uygun görmedim.Nitekim bunlardan biri de Paralel yapıydı. Tahminim,içlerinde bulunmayı istemediğimden sanırım,bir nokta da bir açığını yakalar mıyız ve kendi tarafımıza çekebilir miyiz diye düşünüp bunu yapmış olabilirler diye düşünüyorum. Ama bir şey bulamadıklarından 2010 yılı itibari ile bu dinlemelere son verilmiştir .Ama bunu söylerken benim lafım paralel yapı oluşturmaya çalışanların başındaki işbirlikçi liderler için .masumane duyguları ve arayış noktasındaki samimiyetleri ile gelmiş vatandaşlarımıza değil, Ben şeffaf bir insanım ve amacım Bir T.C vatandaşı olarak öncelikle yapmış olduğum işi en iyi şekilde icra etmek. Bunun dışında ülkenin yararına hareket etmektir.Türkiye Cumhuriyeti devletinin gerekli makamları, gerekli gördükleri nokta da beni dinleyebilirler.Özel hayatıma karışmadıkları sürece.

ÜLKENİN PRESTİJİYLE NASIL OYNARLAR

Paralel Yapı dinlemeleri çeşitli gerekçelerle savunuyor da. Bu savunmayı nasıl değerlendirirsiniz?

Bir de şunu vurgulamak isterim,madem bu dinlemeleri yapanlar,söyledikleri gibi amaçları gerçekten Türk milletini aydınlatmak,ve ülkenin birliğini sağlamak ise neden bunlara seçimlerden sonra da devam etmediler? Sonra Adana ve Hatay'da gerçekleşen tır olayları var.Her ülkenin dışa karşı politikaları olmalıdır ve bu politikaları tatbik eden hükümetlerdir.Burada da sorulması gereken soru şu: Bu kadar ülkesini seven, gerçekleri ortaya çıkarmaya çalışan ve amacının sadece dini bir görev olduğunu söyleyen insanların amacı neden ülke prestijini dışa karşı zayıflatmak girişiminde bulundular? Ve neden Tuğçe Kazaz'ı dinlediğini sanırım duyarlı her vatandaş sormalıdır.

İNSANLARI BİRBİRLERİNE KIRDIRMAK İSTEDİLER

Şiddet olaylarının körüklenmek istendiği de gözlemleniyor. Türkiye geçmiş yıllarda da gençlerin meşru siyasete yön vermek için kışkırtılmasını tanık oldu. 27 Mayıs ve 12 Eylül ihtilalleri bunun en canlı örneği. Gençliği kışkırtmak ve şiddete çekmek isteyenler bu girişimleri ile nasıl bir Türkiye oluşturma çabasındalar?

Türkiye bu konuda çok deneyimli.Bugun Türkiye›nin jeopolitik konumu ve yapısını değerlendirdiğimizde,bugün bor madenlerinin yüzde 75'inin üzerindeki kısmının Türkiye'de olduğunu düşünürsek,bir çok yeraltı kaynaklarımızın bulunduğunu gözönünde bulundurursak,ayrıca hepimizin bildiği üzere Türkiye Cumhuriyeti bu zamana kadar islamiyetin demokratik bir yüzü olarak dünya ülkelerine örnek teşkil etmiştir ve etmeye devam edecektir.Ve bu ülke ekonomik yapısı ile,realitesi ile,güçlü hale geldiğinde örnek teşkil edecek ve diğer bütün ülkeleri de etrafında birleştirecektir. Bunun önüne geçmek için ülkenin dinamiklerini kullanarak insanını birbirine kırdırıp amaçlarına ulaşmak istenmiştir. Ve dış güçler kurumların başına gelen kişiliksiz karekterleri kullanarak bu darbe girişimlerinde bulundular. Dolayısı ile bu darbe girişimleri ile her zaman Türkiye'nin gelişiminin önüne geçildi ve sekteye uğratıldı. Her bir darbe ülkeyi 20 yıl geri götürdü.Fakat maalesef biz ezberci bir eğitim sisteminden geçtiğimiz ve güdülen toplumlar yaratılmaya çalışıldığından biz bunun çok geç farkına vardık.

1 Ağustos 2014 Cuma

Kadına şiddeti Avrupa kanunları ile önleyeceğiz.

Kadınlara mülteci hakkı geliyor
Bugün yürürlüğe giren Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi, şiddete uğrayan kadınları korumak için mülteci olma hakkı tanıyor.
 
Kadına karşı şiddetin önlenemediği Türkiye, çözümü uluslararası sözleşmede arayacak. Avrupa ülkelerince üzerinde mutabakata varılan ve ilk imzayı da Türkiye’nin attığı ‘Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi’ bugünden itibaren yürürlüğe girdi.

Sözleşmede şiddet mağduru kadına, mülteci olma hakkı ve ikametini değiştirme hakkı tanınıyor.

Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, yönetmelikler, panik butonları gibi uygulamalara rağmen  kadına yönelik şiddeti önleyemeyen Türkiye, Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi’nin ilk imzacısı oldu.

Bugün yürürlüğe giren sözleşme Mayıs 2011’de Avrupa Konseyi ülkelerince İstanbul’da imzaya açıldığı için bu ismi taşıyor. Arnavutluk, Avusturya, Bosna Hersek, Danimarka, İtalya, Karadağ, Portekiz, Sırbistan, İspanya sözleşmeye imza koydu. Son olarak Andora parlamentosundan da onay alan sözleşme, bugün itibarıyla geçerli hale geldi. Sözleşmede yer alan hükümler özetle şöyle:

Devlet önlem alacak

Sözleşmeye taraf devletler, şiddet gören kadınlara mülteci olma hakkı verebilecek. Bu anlamda sözleşme küresel ölçekte kadına şiddetle mücadeleyi öngörüyor.

Devlet, ölüm riski ve durumun aciliyeti göz önüne alınarak her türlü önlem alınacak. Kolluk kuvvetlerinin, mağdurlara yönelik her türlü şiddete acil ve yerinde müdahale etmesi için çok daha etkin önlem almaları sağlanacak.

İhbar mekanizmasının işleyişi hızlandırılacak. Yargı, polis ve sağlık birimlerinin eğitimine bütçe ve zaman ayrılacak.

90 dakika yayın

Şiddet mağduruna ikametini değiştirmesi için destek verilecek. Mağdur korunacak ve psikolojik destek alacak, devlet tarafından geçici maddi destek verilecek.

Kadına yönelik şiddete yataklık edenler de cezalandırılacak.

Devlet radyo ve televizyonlarında her ay en az 90 dakika toplumsal cinsiyet eşitliğine dair yayın yapılacak.

İlk ve ortaöğretim müfredatına, kadının insan hakları ve kadın erkek eşitliği konusunda dersler konulacak.

Zorla evlendirmelerin suç sayılması için gereken hukuki, idari ve cezai önlemler alınacak.

Mağdurların faillerden tazminat talep etmesi konusunda gerekli yasal düzenlemeler yapılacak.

Fenerbahçe'nin Yeni Transferi!

Eski oyuncularından Semih Erden'i renklerine katan Fenerbahçe Ülker, transfer haberini duyurdu. Semih Erden, eski takımı Fenerbahçe Ülker'e transfer oldu. Başarılı oyuncu Semih Erden Fenerbahçe Ülker'de oynayacak. Fenerbahçe'nin yeni transferi!

Eski oyuncularından Semih Erden'i renklerine katan Fenerbahçe Ülker, transfer haberini duyurdu. Semih Erden, eski takımı Fenerbahçe Ülker'e transfer oldu. Başarılı oyuncu Semih Erden Fenerbahçe Ülker'de oynayacak. Fenerbahçe'nin yeni transferi!
SEMİH ERDEN ESKİ TAKIMINA DÖNDÜ!

Zeljko Obradovic yönetiminde geniş bir kadro kurmak için çalışmalarına devam eden Fenerbahçe Ülker eski oyuncu Semih Erden'i yeniden kadrosuna kattığını duyurdu. Fenerbahçe Ülker'in pota altı rotasyonunu Semih Erden ile güçlendirdiği öğrenildi.

Semih Erden ile Fenerbahçe Ülker arasında 1 yıllık sözleşme imzalandı. 2.10 metre boyunda ve 28 yaşındaki oyuncu Semih Erden Zeljko Obradovic yönetiminde büyük hedefler peşinde koşacak.

Demet Akalın dayak yedi iddiası.

Demet Akalın'a Dayak Şoku!

Popun ünlü isimlerinden Demet Akalın eşi Okan Kurt ile gittiği Bodrum tatilini dün sonlandırdı. Dün İstanbul'a dönen Demet Akalın ve Okan Kurt, havaalanında saldırıya uğradı. Zanlılar Okan Kurt'a sopalarla saldırdı. Demet Akalın'a dayak şoku!
DEMET AKALIN YIKILDI!

Şarkıcı Demet Akalın ve eşi Okan Kurt, Bodrum tatillerini bitirip istanbul'a döndü. Demet Akalın ve Okan Kurt otomobillerine binmek için havalimanından çıkış yaptıkları sırada, iki kişi Akalın'a laf attı. Okan Kurt laf atanları duyunca, iki kişiyle tartışmaya girdi.

Kimliği henüz belirlenemeyen iki kişi Demet Akalın'a laf atınca, Okan Kurt'la bu şahıslar arasında tartışma başladı. Sonrasında olay büyüdü ve şahıslar sopalarla Okan Kurt'a saldırdı. Polis kavgayı zor engellerken, iki kişi gözaltına alındı, Okan Kurt ise ifade vermek üzere Atatürk Havalimanı Karakolu'na götürüldü.

İstanbulda Belediye otobüslerine ne oluyor.

İstanbul halkı Allaha mı emanet yolculuk ediyor!

Son günlerde gün geçmiyor ki toplu taşımacılık yapan bir otobüs kazaya karışmasın.Bu ise insanların aklına çeşitli soru işaretlerini getiriyor.İstanbulda yanlış giden birşeyler var Ama bu ne?Bunu çözmekte halktan büyük destek alarak seçilen yetkililere düşüyor.

Kabataş’ta freni kilitlenen İETT otobüsü, vapura binmek için bekleyenlerin arasına daldı. Kazada çok sayıda kişi yaralanırken, İETT otobüsü bir büfeye çarparak durabildi.

Alınan bilgiye göre, Karaköy’den Beşiktaş’a istikametine giden İETT otobüsü gaz pedalı ve freni kilitlenince kontrolden çıktı. Araç sürücüsü, otobüsün denize uçması ihtimali üzerine direksiyonu kırıp tramvay kavşağından dönüş yapmak istedi. Otobüs, Adalar İskelesi’nden vapura binmek için bekleyenlerin arasına daldı. Ardından iki taksiye çarpan otobüs, bir büfeye çarparak durabildi. Kazada çok sayıda kişi yaralandı. Olay yerine sevk edilen çok sayıda sağlık ekibi yaralılara ilk müdahaleyi yaptı. Yaralılar daha sonra çevredeki hastanelere kaldırıldı. Kazaya ilişkin incelemeler sürüyor.