21 Nisan 2014 Pazartesi

"Reza ya hiç dayak yememiş ya da saymayı bilmiyor!"

Cari açığı 'hayırsever' Reza kapatmış!

17 Aralık 2013’te rüşvet ve yolsuzluk operasyonunda tutuklanan, daha sonra serbest bırakılan Reza Zarrab, havuz medyasına verdiği mülakatta  “Cari açığın yüzde 15’ini ben kapattım.” diyor.

Geçen yılki 65 milyar dolar cari açığın 10 milyarını finanse ettiğini söylüyor. Peki nasıl? İran’a altın ihraç etmiş. İster İran’ın dış ticaret rakamlarına, ister TÜİK’in verilerine bakın senelik 10 milyar dolar altın ticareti göremezsiniz. İran ithal edilen altından yüzde 50’ye yakın vergi alırken bu ülkeye kayıtlı yollarla kim, niye altın satsın?

Sabah Gazetesi’ne mülakat veren 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun kilit ismi Reza Zarrab, (Rıza Sarraf) “Cari açığın yüzde 15’ini ben kapattım.” diyor ki ilk bakışta 77 milyonun “evvela kendisinden özür dilemesi ardından şükranlarını arz etmesini!” gerektirecek kadar büyük lokma bu. Geçen sene 65 milyar dolar cari açık verdi Türkiye. Zarrab diyor ki açığın 10 milyar dolarını ben finanse ettim. Bir an bunu doğru kabul edelim. Tek başına 10 milyar dolar getirmiş Zarrab ülkemize. Peki nasıl? İran’a altın ihraç etmiş onun karşılığında. İster İran’ın, ister TÜİK’in verilerine bakın senelik 10 milyar dolar altın ticareti göremezsiniz. İran altın ithalatına yüzde 50’ye yakın vergi alırken bu ülkeye kayıtlı yollarla kim, niye altın satsın? Altının ons fiyatı belli. Dünyada çok dar bir marjda getiri elde edilebilecek değerli madeni satsa da bu kadar vergiden sonra para kazanılabilir mi? İran’ın altın ithalatına ördüğü duvarın ancak rüşvet ve iltimasla aşıldığını bizzat altın ticareti ile iştigal edenler söylüyor.

Zarrab evlere şenlik mülakatta rakamlar verse de çuvallamaktan kurtulamamış: “Bakın, İran’ın Türkiye ile yıllık ticaret rakamı 3,5 milyar Euro’dur.” Rakamlarla arası iyi değil. İki ülkenin ticaret hacmi söylediğinin en az 2,5 katı. Geçen sene İran’a yapılan 4 milyar 192 milyon dolarlık ihracata karşılık, bu ülkeden 10 milyar 383 milyon dolarlık ithalat yapmışız. Üstelik Türkiye’nin İran’a olan ihracatındaki en büyük düşüş, “Kıymetli veya yarı kıymetli taşlar, kıymetli metaller, inciler, taklit mücevherci eşyası, metal paralar” kaleminden kaynaklandı. Geçen yıl bu kalemden 1 milyar 679 milyon dolar ihracat gerçekleştirilirken, bu rakam 2012’de 6 milyar 540 milyon dolardı. Yüksek miktarda petrol ve gaz aldığından her halükârda Türkiye’nin İran’a karşı açık verdiği bir ticaretten bahsediyoruz. En fazla açık verdiğimiz 5. ülke İran iken Zarrab cari açığımızı 10 milyar dolar azalttı, öyle mi? Hoca Nasrettin’in hanımına sorduğu gibi soralım Zarrab’a: “İran’a iğneden ipliğe ne sattıysak toplam 4,1 milyar dolar kazandıysak sizin altın ticaretinden ülkemize kazandırdığınız 10 milyar dolar nerede?”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Blog Arşivi